Mersin Büyükşehir Belediyesi, Ramazan ayında “Karagöz Hayal Oyunu” geleneğini kentin dezavantajlı mahallelerinde yaşatıyor. Hayali Tevfik Dinç’in ilk gösterisini Toroslar ilçesi Musalı Mahallesi’nde yaptığı ‘Atlı Karınca’ oyununu, Ramazan sonuna kadar 5 binin üzerinde çocuğun seyretmesi hedefleniyor.

Mersin Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi’nin Ramazan ayında Toroslar ilçesi Musalı Mahallesi’nden başlattığı “Atlı Karınca” adlı Karagöz Hayal Oyunu, kentin dezavantajlı mahallerine yayılıyor. Büyükşehir, ay sonuna kadar oyunu 5 binin üzerinde çocuğa ulaştırmayı planlıyor.

Minikler kahkahaya boğuldu

Ramazan ayının gelenekleri arasında yer alan Karagöz Hayal Oyunu’nu bu sene kentin dezavantajlı mahallelerindeki çocuklarla buluşturmayı planlayan Büyükşehir, ilk gösteriyi Musalı Veli Haşim Çiftçi İlkokulu’nda gerçekleştirdi. ‘Atlı Karınca’ adlı oyunu seyreden minikler kahkahalara boğulurken, yıllardan süregelen bir geleneği de Mersin’in merkezine yaklaşık 25 kilometre uzaklıktaki mahallelerinde seyretme olanağı buldu.

“5 binin üzerinde öğrenciye tanıtma hedefi içerisindeyiz”

Mersin civarında Karagöz sanatını yaşattığını belirten Hayali Tevfik Dinç, Mersin Büyükşehir Belediyesi sayesinde çocukların ücretsiz bir şekilde oyunu seyretme imkanı bulduğunu belirterek, “Bu çerçevede bugün ilk gösterimizi Musalı’da yaptık. Öğleden sonra bir seansımız daha olacak. Ramazan’ın sonuna kadar 5 binin üzerinde öğrenciye Karagöz sanatımızı tanıtma hedefi içerisindeyiz. Karagöz sanatını önce çocukların bilmesi gerekiyor. Karagöz yanlış tanınan, çok bilinmeyen ama geleneksel olan bir sanat dalımız. Geleneksel bir şeyin yanlış tanınması da çok ilginçtir. Çocuk oyunu değildir ama biz yıllardan beri çocuk oyunu formatına getirdik” dedi.

“Nareke düdüğüyle oyunun başlaması temel bir kuraldır”

Nareke adlı düdüğün çalınmasıyla gösterinin başladığını sözlerine ekleyen Dinç, “Nareke düdüğünün sesiyle oyunun başlaması temel bir kuraldır. Oyun öncesi biz bunu çocuklara anlatıyoruz. Çünkü ilk defa bir anda böyle bir şeyle karşılaşabilecek çocuklar için korkunç da olabiliyor. Önce olayın ne olduğunu, düdüğün nasıl öttüğünü, onunla beraber göstermeliğin nasıl kaldırıldığını anlatıyoruz. Çocuklar eğlenceli bir şekilde dinleyerek o mistik yapının ürkmesinden uzaklaşıyorlar” diye konuştu.

“Okulumuza geldikleri için çok mutlu oldum”

İlkokul 1’inci sınıfa giden çocuklar gösteriyi kahkahalar içerisinde seyretti. Çocuklardan Erva Baş, “Karagöz ve Hacivat izledim. Gölge oyunu oynadılar. Birbirleriyle kavga ettiler. Bebek kaydıraktan kaymak yerine Karagöz’ün üstüne atlıyordu. Okulumuza geldikleri için çok mutlu oldum. Bir kez izlemiştim. Ama bu daha da güzeldi” dedi.

Çocuklardan Miray Ezgi Demir, “Çok komikti zaten. Kavgacılar. Komik olmak için kavga ediyorlar. Karagöz sürekli Hacivat’ın üstüne atlıyor. İlk kez izlemiyorum. Çok eskilerden televizyona da çıkıyordu” diye konuşurken, Emir Türkmen ise “Karagöz ve Hacivat’a çok güldüm. Çok güzeldi. Kavga ettiler, yemek yediler, çocuk baktılar, atlıkarıncaya bindiler. Çok güldürüyor” ifadelerine yer verdi.