BARINAKLARIMIZDA 350 ADET YASAKLI IRK KÖPEK VAR
BAŞKAN SEÇER: “BARINAKLARIMIZDA 350 ADET YASAKLI IRK KÖPEK VAR”
“YASAKLI KÖPEK IRKLARININ BAKIMI İÇİN YEREL GÖNÜLLÜLERLE İŞ BİRLİĞİ ÖNEMLİ”
“HAYVAN REHABİLİTASYONU VE SAHİPLENMESİ KONUSUNDA YENİ PROJE GELİŞTİRİYORUZ”
“Hayvan Hakları ve Davranışları Paneli’ öncesinde Kent Konseyi Başkanı Ayferi Tuğcu, panelistlerle birlikte Başkan Seçer’i ziyaret etti. Başkan Seçer, yasaklı köpek ırklarının kayıt altına alınması için belirlenen 14 Ocak tarihi ile birlikte barınaktaki yasaklı köpek ırkı sayısının 350’ye ulaştığını belirterek, “Biz aslında bu olay çok hızlı gerçekleşince hemen tedbir aldık. Burada yerel gönüllülerle iş birliği yapmak bizim için son derece önemli” dedi.
Başkan Seçer, hayvanların rehabilitasyonundan personellere, hayvan sahiplenen kişilere kadar ulaşacak bir eğitim projesi başlatacaklarını açıkladı.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, ‘Hayvan Hakları ve Davranışları Paneli’ öncesinde Mersin Kent Konseyi Başkanı Ayferi Tuğcu ve panelistlerle bir araya geldi. Yasaklı ırklarla ilgili yürüttükleri çalışmaları anlatan Başkan Seçer, “Mevcut imkanlarımızı revize ettik. Bu hayvanların bakımını üstlendik. Burada tabi yerel gönüllülerle de iş birliği yapmak bizim için son derece önemli, değerli” dedi.
Başkan Seçer’e yapılan ziyarette; Mersin Kent Konseyi Başkanı Ayferi Tuğcu, Büyükşehir Belediyesi Tarımsal ve Veteriner Hizmetleri Daire Başkanı Salim Serdar Gökçek, Veteriner Hekimler Derneği Genel Başkanı Dr. Gülay Ertürk, Psikolog Veteriner Hekim Dr. Gürbüz Ertürk ile düzenlenecek panelin moderatörlüğünü üstlenen Veteriner Hekim Orhan Özbaba yer aldı.
“Yerel gönüllülerle iş birliği önemli”
Yasaklı ırklarla ilgili yapılacak olan panelin önemine dikkat çeken Başkan Seçer, bunun geçen yıl Temmuz ayında yapılan mevzuat değişikliğinden sonra yerel yönetimlerin de zorlandığı bir konu olduğunu belirtti. Başkan Seçer, Mersin’in geniş bir hinterlant olduğuna işaret ederek, “Bizim şu anda 350 adet yasaklı ırk köpeğimiz var; dogo, pitbull” dedi.
Yasal düzenlemeden sonra, yırtıcı hayvan ırkına sahip bazı insanların bu hayvanları barınağın yakınına bırakıp gittiğini, bir kısmının da barınağa teslim ettiğini söyleyen Seçer, “Biz aslında bu olay çok hızlı gerçekleşince hemen tedbir aldık. Pek boşluk bırakmamak için mevcut imkanlarımızı revize ettik. Bunların bakımını üstlendik. Burada tabi yerel gönüllülerle de işbirliği yapmak bizim için son derece önemli, değerli” diye konuştu.
“Güzel bir çalışma başlatacağız”
Hem barınaktaki canların rehabilitasyonu hem hayvan sahiplenecek olanların hem de bakımını yapan personelin eğitimi ile ilgili bir projeyi hayata geçirecekleri bilgisini paylaşan Başkan Seçer, bu eğitimin hayvanı sahiplenecek kişileri de kapsayacağını bildirdi. Başkan Seçer, “Her aktörün; yani hem hayvanın hem sahiplenecek olanın mental olarak hazır olması lazım. Bu anlamda da güzel bir çalışma başlatacağız. Ayrıca Mut’ta butik bir Geçici Hayvan Bakımevi yapmayı planlıyoruz. Proje ve tahsis çalışmaları devam ediyor. Kaşlı Geçici Bakımevimizde de sayısı çoğalan yasaklı ırklarla ilgili 150 adet yeni padok çalışması projelerini tamamladık, yapımına başlayacağız” diye konuştu.
Mersin Kent Konseyi öncülüğünde yapılacak olan panelin çok değerli ve önemli olduğunu söyleyen Başkan Seçer, şöyle devam etti:
“Yasanın çıkışı, çıkış sonrası, eksiklikleri, olması gerekenleri ya da yerel yönetimlere yüklediği sorumluluklar; bunlar da önemli. Bir bilgi daha var. 75 binin üzerinde nüfusa sahip belediyeler bu yılsonuna kadar barınak yapmak durumunda. Tüm bunların tartışıldığı, önerilerin olduğu; hem yerel gönüllülere hem genel olarak kamuoyuna bilgi aktarabileceğimiz bir çalışma olacak diye düşünüyorum.”
Ertürk: “Bazı ırkların yasaklanması ile sorunlar çözülmüyor”
Veteriner Hekimler Derneği Genel Başkanı Dr. Gülay Ertürk ise yaptığı konuşmada, şu ifadeleri kullandı:
“Gerek hayvanlara bakan gerekse de o hayvanları sahiplenecek olan insanların eğitimi aslında burada tam merkez noktası. Bazı ırkların yasaklanması ile sorunlar çözülmüyor. Ya da sokaklardan toplanıp barınaklara getirilmesiyle de; eğer sokak hayvanı penceresinden bakarsak; yine sorun çözülmüyor. Bu sorun toplumsallaştırıldığı zaman çözülüyor. Aslında toplumun bilinçlendirilmesi ile alakalı. ‘Irkı yasakladık, aldık topladık. Tamam sorun çözüldü’ diye bir şey yok. O bilinçlendirme aşamasında gerekenler yapılmazsa farklı şekillerde bu sorunlar çıkacaktır.”